Sanat Tarihi'ne adını altın harflerle yazdırmış Henry Scott Tuke (1858-1929), empresyonist akımın önde gelen isimleri arasında yer almış bir sanatçıdır. İngiliz sanatının en parlak figürlerinden biri olan Henry Scott Tuke, deniz manzaraları ve genç figürlerin yer aldığı tablolarıyla sanat dünyasında büyük bir etki yaratmıştır. Eserleri, ışık ve renk oyunlarıyla izleyiciyi içine çeken bir atmosfer sunar.
Tuke, özellikle İngiliz empresyonizmine yaptığı katkılarla tanınır ve bu alanda çığır açan çalışmalara imza atmıştır. Onun sanatı, doğanın güzelliklerini ve insan figürünü uyum içinde bir araya getirirken, izleyiciye derin bir estetik deneyim sunar. Henry Scott Tuke, empresyonizmin sınırlarını zorlayarak İngiliz sanatının evrensel bir dil oluşturmasına katkı sağlamış bir deha olarak sanat tarihindeki yerini almıştır.
Empresyonist ressam Henry Scott Tuke, İngiliz sanatının öncü isimlerindendir. Dönemindeki diğer ressamlar tarafından kullanılan resim anlayışının aksine farklı bir sanat tarzını seçmiştir. Birbirinden değerli deniz tabloları ve yelkenli tabloları yapan Tuke, bu yönüyle “deniz sanatçısı” olarak nitelendirilir. Henry Scott Tuke, ressamlığının yanı sıra fotoğrafçı kimliğiyle de bilinir.
12 Haziran 1858 tarihinde York şehrinde dünyaya gelen Tuke, ailesi ve arkadaşları arasında “Harry” ismiyle anılır. Daniel Hack Tuke ile Esther Maria Stickney’in çocukları olan Tuke’un, Maria Tuke Sainsbury isminde bir kız kardeşi bulunur. Henry Scott Tuke, 1874 yılında ünlü sanatçılardan Alphonse Legros ve Sir Edward Poynter'ın yanında kendini geliştirdi. 1875 yılında Slade School of Fine Art’a (Görsel Sanatlar Okulu) başladı. 1880 yılında ise burs kazanan Tuke, eğitimine İtalya'da devam etti ve İtalya’da resim çalışmaları yaptı.
1883 yılında Lawrence Caddesi yakınlarındaki balıkçı köyü olan Newlyn'e taşındı. Eğitimini devam ettirdiği Newlyn Ressam Okulu’nda izlenimci yeteneği ortaya çıktı. Tuke, Londra Kraliyet Sanat Akademisi'nde eserlerini sergiledi. Londra’da tamamladığı eğitimi sonrasında Fransız ressam Jean-Paul Laurens ile tanışarak onunla çalışma fırsatı buldu.
1890'lı yıllardan itibaren Kraliyet Sarayı'nın sergilerine düzenli olarak katıldı. Yaşamının bazı dönemlerinde çeşitli sağlık sorunları, sanatını olumsuz yönde etkilese de tüm bunlara karşın sanatını en iyi şekilde icra etti. Henry Scott Tuke hayatı boyunca sanatını geliştirmeye uğraştı. 13 Mart 1929 yılında vefat eden sanatçı eserleriyle ölümsüzleşti!
Tuke’un sanat anlayışında kaba ve görünür fırça darbeleri söz konusudur. İngiliz sanatçı, erkek figürleri ve deniz manzaraları üzerine yaptığı eserleriyle tanınır. Özellikle çıplak erkek ve gençleri resmettiği eserleri onun sanatının ne derece kaliteli olduğunu kanıtlar. Henry Scott Tuke eserleri, empresyonizm akımı etkisindedir. 19. yüzyılın sonlarında Fransa’da ortaya çıkan empresyonizm (izlenimcilik), ışık, renk ve zaman kavramını temel alan bir sanat akımıdır. Empresyonist ressamlar, geleneksel sanatı reddedip farklı fırça darbeleri ve renklerle eserlerini resmettiler. Genellikle açık havada doğal ışıkta çalışmayı seçtiler.
İngiltere’de empresyonizminin ilk adımı ise 1863 yılında James McNeill Whistler tarafından atıldı. Fransız izlenimciliği olarak bilinen akımla bağdaştırılan teknikler Whistler tarafından Britanya'ya tanıtıldı. Whistler’in öğrencilerinden Walter Richard Sickert ve Wilson Steer izlenimciliği geliştirerek 1889 yılında NEAC üyeleriyle “Londra İzlenimcileri” isimli sergiyi açtı. Ayrıca izlenimcilik Yeni İngiliz Sanat Kulübü (1886) tarafından desteklendi. Fransız izlenimci ressam Claude Monet ile tanışma fırsatı bulan John Singer Sargent, Londra'ya yerleştiğinde yaptığı eserlerle Britanya'daki izlenimciliğe katkı sağladı. Sargent’in “Carnation, Lily, Lily, Rose” isimli çalışması İngiltere'de empresyonizmin kabul edilmesini sağlayan eser olarak bilinir. Tüm bu uğraşlar sonucunda İngiliz empresyonizmi doğmuştur.
İzlenimci ressamlar arasında kendini ispatlayan Henry Scott Tuke, ışık ve renklere olan benzersiz yaklaşımıyla kendine özgü sanat üslubunun oluşturdu. Tuke’un eserleri sayesinde modern çıplaklık, yeni İngiliz sanatıyla birlikte İngiliz sergilerinde görüldü. Işık-gölge oyununu başarılı bir şekilde uygulayan ressam genellikle natüralist renkler tercih ederek siyah renklerden uzak durdu. Sanatçı, renk konusunda güçlüydü. Eserlerinde çıplak bedenlere yansıttığı güneş ışınlarıyla figürlerini ön plana çıkarttı. Günümüzde eserleri ilk günkü gibi kişileri büyülemeye devam ediyor!
Sanat tarihinde Henry Scott Tuke tabloları empresyonizm akımının eşsiz örneklerini sunar. Tuke, 50 yılı aşkın sanat hayatında birçok eser resmetmiştir. A Bathing Group, Sketch for Hermes at The Pool, A French Barque in Falmouth Bay, August Blue, Four Masted Barque, The Critics, Lovers of The Sun ve The Bathers isimleriyle öne çıkan eserleri bulunur.
Yukarıdaki görsele tıklayarak ürünümüze ulaşabilirsiniz.
Tuke’un en önemli eserlerinden biri olan “The Critics” tablosu, derinlemesine görsel analiz yöntemiyle yapılmıştır. 1927 yılına ait bu tablo, 1861-1967 tarihleri arasındaki “Queer British Art” isimli sergide yer almıştır. Eserde toplamda üç adet figür bulunur. Bunlardan biri yarı çıplak, diğeri tamamen çıplaktır. Bu iki genç erkek figürü suyun kenarında oturur vaziyettedir.
Suyun içinde ise bir figür daha yer alır. Kumsalda oturan soyunmuş arkası izleyiciye dönük olan iki genç, üçüncü bir erkek figürünün banyo yapmasını izler. Güneşin verdiği ışık, arkası dönük iki gencin beyaz tenli vücutlarını aydınlatıyor. Erkek çocukların vücutlarının tasviri yumuşak ve doğaldır. Mavi ve yeşil tonlarının bir arada kullanılmasıyla oluşturulan su, güneş ışınlarıyla elde edilen ışık sayesinde parlıyor.
Sanatçının empresyonist tarzda fırça darbeleri, kısa vuruş ve noktalar şeklindedir. Ayrıca tabloda arkası dönük iki figür nasıl suyun içindeki figürü izliyorsa o iki figüründe haberleri olmadan izleyiciler tarafından gözlemlendiği bir gerçektir. Çıplak insanları özel anlarda gösteren bu tür tablolardaki amaç karşı tarafı etkileyerek belirli bir izleyici kitlesi oluşturmaktır. Böylesine derin izler taşıyan Henry Scott Tuke’un “The Critics” isimli tablosuna sizler de sahip olmak istemez misiniz? Bu tabloya Tablohane’den ulaşabilir, evinizin veya ofisiniz duvarlarını süslemek için kanvas, MDF ve cam tablo gibi farklı formatlardan birini seçerek satın alabilirsiniz.
Yukarıdaki görsele tıklayarak ürünümüze ulaşabilirsiniz.
Henry Scott Tuke'un 1923 yılına ait “Lovers of The Sun” tablosu tuval üzerine yağlı boyadır. 123,2x91,4 cm. ölçülerine sahip tabloda toplam dört adet erkek figürüne yer verilmiştir. İki figür suyun dışında, ikisi suyun içindedir. Suyun dışında çıplak olan bu figürlerden biri oturur vaziyette diğeri ayaktadır. Ayakta olan figür arkası dönük olarak resmedilmiştir. Bir eli başında olan bu figürün dirseği bir kısmı gözüken kayalığa dayanır. Ayaktaki bu figür yerdeki figürle konuşuyor gibi görünse de bir yandan da suyun içindeki figürleri izliyor olabilir. Oturan figür ise izleyiciye yarı dönük şekilde verilmiş ve ellerini bacağının üstünde bağlamıştır. Suyun kenarındaki figürlerde S ve C kıvrımları söz konusudur.
Yukarıdaki görsele tıklayarak ürünümüze ulaşabilirsiniz.
“The Bathers” tablosu ilk kez 1889 yılında Marlborough Galerisi'ndeki “New English Art Club” sergisinde yerini almıştır. Bu eser “The Magazine of Art” tarafından etkileyici bir tablo olarak nitelendirilmiştir. Dikkat çekici bir ten tablosudur. 116,8x86,3 cm. ölçülerindeki tablo, tuval üzerine yağlı boyadır. Eserdeki renk tonlarının kullanımı harikadır. Işık ve havanın hâkim olduğu bu eserde eski bir mavnanın güvertesinde üç erkek çocuğu figürü yer alır. İkisi oturur vaziyette olup biri ayakta her an suya girecek izlenimi verir. Henry Scott Tuke, bu eserinde ten tonlarıyla muhteşem bir kontrast yakalamıştır. Öte yandan figürlerin ten renkleriyle denizin rengi uyum sağlar.
Önceki yazımıza https://www.tablohane.com/blog/renk-psikolojisi-ve-mekan-tasariminda-etkin-kullanilmasi-1266 linkinden ulaşabilirsiniz.