Louvre Müzesi'nde görülmesi gereken eserler, Paris’in kalbinde yer alan bu ikonik müzede sanatseverlerin ilgisini çeken başyapıtları oluşturur. Dünyanın en ünlü müzelerinden biri olan Louvre, yılda yaklaşık 8 milyon ziyaretçiye ev sahipliği yapmaktadır. Tarihe adını kazımış sanatçılar tarafından yaratılan ve sanat tarihinin en önemli örneklerini barındıran bu koleksiyon, Leonardo da Vinci'den Michelangelo’ya kadar pek çok ismin eserlerini içermektedir. Yazımızda sizler için Louvre Müzesi'nde görülmesi gereken eserler arasında öne çıkan nadide parçaları bir araya getirdik.
Yukarıdaki görsele tıklayarak ürünümüze ulaşabilirsiniz.
Liberty Leading the People tablosu, Louvre Müzesi'nde görülmesi gereken eserleri arasında en ünlülerinden biridir. Tablo ismi, “Halka Yol Gösteren Özgürlük” anlamını taşıyan bu tablonun ressamı Eugène Delacroix, döneminde oldukça tanınan bir Fransız sanatçıdır. Delacroix, rönesansın son usta ressamı ve modern sanat anlayışına geçişin öncüsü olarak ünlenmiştir.
Sardanapalus'un Ölümü, Dante'nin Kayığı, Orphan Girl at The Cemetery, Scène des massacres de Scio, Eugène Delacroix’in popüler eserleridir. Sanatçının eserleri arasında en büyük üne sahip olan ise Liberty Leading The People adlı tablodur. Büyük kitlelerce tanınan eserin 1789’da yaşanan Fransız İhtilali’ni canlandırdığı düşünülse de eser aslında Fransız İhtilali’nden çok sonra yapılmıştır. Söz konusu tablonun İkinci Fransız İhtilali olarak da bilinen 1830 Temmuz Devrimi’nden ilham alınarak yapıldığı bilinmektedir.
Liberty Leading The People adlı eserde ressam Eugène Delacroix, özgürlük temasını işlemiştir. Louvre Müzesi’nde sergilenen bu eserde anlatılan sahnede bir tarafta şapka giyen burjuvalar, yanlarında ise fakir halkın çocukları yer almaktadır. Bu tablonun en dikkat çeken noktası, yarı çıplak şekilde resmedilen hırpalanmış kadındır. Bu güçlü ve kudretli figür, özgürlüğü temsil etmektedir.
Tabloda resmedilen kadının elinde bulunan bayrak; Fransız Devrimi’nin amacı olan kardeşlik, eşitlik ve özgürlük kavramlarını simgelemektedir. Aynı kadın figürünün heykeli yapılmış ve Fransa tarafından Amerika’ya Özgürlük Anıtı olarak hediye edilmiştir. Louvre Müzesi'nde görülmesi gereken eserler arasında bulunan bu eseri web sitemizde başyapıt cam tablo modelleri kategorisinde bulabilirsiniz.
Yukarıdaki görsele tıklayarak ürünümüze ulaşabilirsiniz.
Tüm zamanların en ünlü eserlerinden olan Mona Lisa, Leonardo da Vinci tabloları arasında en ilgi çekenlerinden biridir. Ayrıca Louvre Müzesi’nin de binlerce ziyaretçiye ev sahipliği yapmasının sebeplerinin başında yer alır. Louvre Müzesi'nde görülmesi gereken eserler bir üne sahip olsa da bunlar içerisinde en merak edilen ve önünde kuyruklar oluşturan tablo, hiç şüphesiz ki Mona Lisa’dır.
Mona Lisa, ressamın diğer eserleri gibi imzasız bir eserdir. Gizemini yüzyıllardır koruyan bir efsane olan ve hakkında yüzlerce makale yazılıp film yapılmış olan Mona Lisa’nın kim olduğu hakkında pek çok görüş vardır. Bir görüşe göre tablodaki kadın, Leonardo Da Vinci’nin ahbabı ve zengin bir İtalyan tüccar olan Francesco del Giocondo’nun eşi Lisa Gherardini’dir.
Leonardo da Vinci; portresindeki ifadeyi canlı ve gerçekçi tutmak için resmin yapılışı esnasında ozanlar ve müzisyenleri davet etmiş, müzik eşliğinde portreyi tamamlamıştır. Dolayısıyla portredeki kadının gizemli gülüşü oldukça gerçekçidir. Louvre Müzesi eserlerinin hepsi gibi Mona Lisa tablosu da sıcaklığı ve nemi dahi her gün kontrol edilen bir muhafaza içerisinde sergilenmektedir. Siz de Louvre Müzesi'nde görülmesi gereken eserler arasında yer alan bu resime, Tablohane ile kanvas tablo modelinde sahip olabilirsiniz.
Psyche Revived by Cupid’s Kiss diğer adıyla Cupid'in Öpücüğü ile Yeniden Canlanan Ruh, sanat tarihinin en aşk dolu eserleri arasında yer alır. Cupid ve Psyche, aslında aşk ve ruhtur. Gerçek bir ustalık eseri olarak incelikle işlenen Cupid'in Öpücüğü ile Yeniden Canlanan Ruh, Antonio Canova tarafından yapılmış memer bir heykeldir. Sanatçı, bu eseri 1787 ila 1793 yılları arasında tamamlamıştır.
Efsaneye göre Cupid, Romalı bir aşk tanrısıdır. Psyche ise insanken tanrıçaya dönüşmüştür. Eserdeki Psyche, yasak bir kutuyu açtıktan sonra uyanamadığı bir uykuya dalmış ve kocası Cupid’in öpücüğü ile yeniden hayat bularak kendini aşkın kollarına bırakmıştır. Aşkı ve ruhu sanat ile buluşturarak bu efsaneye bir nevi yeniden can veren bu heykel, Louvre Müzesi'nde görülmesi gereken eserler arasında ışıldayarak aşıkları etrafına toplamaya devam etmektedir.
Yukarıdaki görsele tıklayarak ürünümüze ulaşabilirsiniz.
“Tenis Kortu Yemini”, Fransız Devrimi’nin ilk günlerini anlatan bir eserdir. Jacques-Louis David tarafından yapılan bu tablo, Louvre Müzesi'nde görülmesi gereken eserler arasında en popüleridir. Eserde anlatılan sahne, tenis kortu oyun salonunda gerçekleşmektedir. Üçüncü sınıf temsilcilerin birinci ve ikinci sınıf temsilcilerin meclisini basması ve anayasasının kabul edilmesine kadar oyun odasını terk etmemesini konu alan eser, Fransız Devrimi’nin sembollerindendir.
Tabloda çok sayıda meclis üyesi ve ortada elini kaldırmış konuşma yapan bir meclis üyesi bulunmaktadır. Özgürlük mücadelesini en gerçekçi hâliyle sanat tarihine taşıyan eser, döneminin tarzını ve ruhunu en iyi şekilde yansıtmaktadır. Dilerseniz bu esere Tablohane farkıyla son derece hızlı ve kolay bir biçimde ulaşabilir, hem salon hem de ofis tablosu olarak duvarlarınızda yer verebilirsiniz.
Louvre Müzesi’nde ülkemizden götürülmüş pek çok heykel, mozaik, antik kent kalıntısı ve tablolar bulunmaktadır. Mevsimler Mozaiği, Antakya’da bulunan ve Fransa’ya götürülen sayısız Louvre Müzesi eserlerinden biridir. Kare biçimli mozaiğin ortasında sekizgen şeklinde bir çeşme için yer yapılmıştır. Çeşme günümüze kadar ulaşmasa da mozaik, tüm renkleriyle varlığını korumaktadır.
Louvre Müzesi'nde görülmesi gereken eserlerden bu mozaiğin dört taraftan da bakılabilir şekilde yapılması, içerisindeki hayvan ve bitki betimlemeleri oldukça ilgi çekicidir. Mevsimler Mozaiği’ndeki her bölmede farklı bir tema hikâye anlatılır gibi işlenmiştir. Günlük hayat, kuşlar, hayvanlar, tarım ve yemek bu temalardan bazılarıdır.
Marsyas’ın Eziyeti, mitoloji tarihi ve heykel sanatının en nadide eserlerinden biridir. Hikâyesini mitoloji kahramanı Marsyas ve Apollon’dan alan tarihî eser, günümüzde Louvre Müzesi'nde görülmesi gereken eserler arasında yer alır. Müzenin ziyareti esnasında en çok ilgi çeken ve incelenen eserlerden biridir.
Hikâyesi de bilindiğinde bu heykel, mitoloji tabloları gibi çok daha da dikkat çekici bir hâle bürünmektedir. Efsaneye göre tanrıça Athena, kendine bir kaval yaratır ve çalmaya başlar. Diğer tanrıçalar tarafından komik bulunan Athena, bir suyun başına gider ve kaval çalarken yüzünü çok çirkin bulur. Kavalı suya atar ve alacak kişiyi lanetler. Daha sonra Athena’nın kavalını attığı yerden geçen Marsyas, kavalı fark eder.
Eline alıp çalmaya başlar ve kavala aşık olur. Kavalın sesine hayran kalarak dünya üzerinde duyduğu en güzel ses olduğuna inanır. Marsyas, kaval çalarak büyük bir üne kavuşur. Bu ünü kıskanan Apollon, Marsyas’ı türlü yarışmalara sokar ve kaybetmesini sağlar. Ardından Apollon, buna rağmen ün ve başarısı daha da artan Marsyas’ı yakalatır ve bir ağaca bağlayarak eziyet eder. Bu dünyaca ünlü başyapıt heykel, Marsyas’a yapılan eziyeti anlatmaktadır. Helenistik bir eser olan Marsyas’ın Eziyeti; gerçekçi, detaycı ve incelikli bir çalışmanın sonucudur. Oldukça gerçekçi detaylar ile özenilerek yapılmıştır. Louvre Müzesi'nde görülmesi gereken eserler arasında vazgeçilmez bir yere sahip olan bu heykelin yüz hatları, çektiği acıyı başarılı bir şekilde yansıtmaktadır.
Önceki yazımıza https://www.tablohane.com/blog/en-iyi-amerikali-ressamlar-1199 linkinden ulaşabilirsiniz.