Her sanat eserinin arka planında derin bir düşünce yatan Marc Chagall, sanat tarihinin en ilgi çeken ve unutulmaz eserlerini yaratan ilginç bir sanatçıydı. Hem I. Dünya Savaşı'nın hem de II. Dünya Savaşı'nın yıkımını görmüş ve bu büyük savaşların izlerini sanatında ustalıkla işlemiştir. Sanat dünyasında kendine has tarzıyla dikkat çeken Marc Chagall, yaşadığı dönemin en önemli modernist ressamlarından biri olarak kabul edilir. Bugünkü içeriğimizde, Marc Chagall'ın büyüleyici dünyasına adım atacak ve hem hayatına hem de bazı önemli tablolarına yakından bakacağız.
Yahudi, Rus-Fransız ressam Marc Chagall, 1887 yılında o zamanlar Rusya sınırlarında olan Belarus’ta dünyaya geldi. Çocukluk döneminde ailesi ile birlikte yaşadığı ev bugün Marc Chagall müzesidir. Yahudi sanatçı Chagall, 20. yüzyılın sanat tarihinde en öne çıkan modernist sanatçılarından biridir. Yaşadığı dönemde sanatı ve yaptıkları ile oldukça ilgi ve beğeni toplayan Chagall, yalnızca resimle ilgilenmemişti. Aynı zamanda seramik, illustrasyon, sahne sanatları tasarımcılığı ve goblen tasarımcılığı yapmıştı. Çok yönlü sanatçı, Yahudi kimliğinden asla utanmamış ve çekinmemiştir. Çocukluğunun çok mutlu ve keyifli geçtiğini ifade etmiştir. Kaldı ki çocukluğunun güzel geçmesi sanat eserlerine de yansımıştır. Eserleri modernist ve yerel Yahudi tarzı arasında gidip gelmiştir. Dolayısıyla bizle Chagall’ın eserlerini incelediğimizde ilgi çeken farklı bir tarz görürüz.
1906 yılında Chagall, yaşadığı bölgede ünlü bir ressamın yanında çalışmaya başladı. 1907 yılında Petersburg’a taşındı. Nikoloe Roerich isminde bir sanatçının yanında Sanat Destekleyici topluluğunda çalışmalarına devam etti. 1908-10 yılları arasında Leon Bakst başta olmak üzere eğitim aldığı resim okulundan pek çok sanatçı ile birebir tanışma fırsatı bulmuştu. 1910 yılına kadar St. Petersburg’da yaşamaya devam Chagall, 1909 yılında eşiyle tanışmıştı. Sonrasında Paris’e taşınan Marc Chagall, bir sene sonra Rusya’ya geri dönüp eşiyle evlendi. Çift, buradayken I. Dünya savaşı patlak verdi. 1916 yılında kızları doğdu.
1917 yılında, Rus devriminde aktif bir şekilde rol alan Chagall, bu sırada kariyerinde ciddi ilerleme kaydetti. Sovyet Kültür Bakanlığında çalışmaya başladı. Ressam, 1923 yılında ailesi ile birlikte Paris’e geri döndü. Bu sırada Fransızca ve İbranice şiirler yazdı. II. Dünya savaşı ve Nazizimin ortaya çıkması ile Fransa işgal edildiğinde, Chagall dünyanın farklı bölgelerine sürekli kaçmak zorunda kaldı. En sonunda ise Amerika’ya yerleşti. 1944 yılında eşini kaybetti ve bu kayıp onu çok derinden etkiledi. Eşinin ölümünden sonra depresyona giren Chagall, bir süre sonra Virginia Haggard isminde bir kadınla tanıştı ve çocukları oldu. Bu sıralarda seramik, cam boyama ve heykel ile ilgili çalışmaları oldu. 97 yaşında, 1985 yılında hayata gözlerini yumdu.
Chagall, 20. yüzyılın önemli sanatçılarından biri olarak bilinmekle beraber şahsına münhasır bir tarzı vardır. Sanat eserlerini incelediğimizde yaşamında, onu derinden etkileyen pek çok olayı farklı sanat akımı tarzları ile görebiliriz. Gördüğü I. ve II. Dünya savaşları hem yaşantısını hem de sanatını etkilemiştir. Genellikle resimlerinde renkli, canlı tonları tercih eden Chagall, dini, fantastik, mitolojik konuları semboller ile birleştirmeyi tercih etmiştir. Soyut ve Gerçeküstü yani Sürrealist olguları kendi tarzınca bambaşka bir perspektifle sunar. Ancak Marc Chagall, ne bir Sürrealist ne de Kübisttir; sanat tarihinde onun eserlerini analiz etmek ve sınıflandırmak da bir o kadar zordur. Çünkü sanatı, kendi soyutluğu ve kendi gerçekliğine göre irdeler.
Chagall’ın 20. yüzyıldan günümüze pek çok eseri ve hatta pek çok ilginç eseri vardır. Elbette bu eserler arasında günümüzde bazıları popüler hale gelmiştir. Chagall’ın en ünlü eserleri arasında Ben ve Köy, Tevratlı Yahudi, Mavi Ev, Ağlama Duvarı, Pencereden Paris, Kemancı, Doğum Günü, Gezinti, Yeşil Kemancı, Yedi Parmaklı Otoportre gibi pek çok eseri bulunmaktadır. İlk eşi ile yaşadığı evlilik sürelerinde aşk ve çiftlerin birbirine bağlılığı konularını kendi tarzına göre işlerken, “kemancı” kelimesi ve eserleri üzerine de oldukça yoğunlaşmıştır. Eserleri, yarı Kübist, yarı Sürrealist, yarı Fovist ve Dışavurumcu stiliyle görenleri ilk anda şaşkına çevirir. Modern yüzyılın modern sanat akımlarının olduğu ağacın tüm meyvelerinden alıp, ortaya adeta bir renk şöleni sunmuştur. Şimdi gelin Tablohane’den satın alabileceğiniz bazı ünlü Marc Chagall tabloları modellerini inceleyelim.
Yukarıdaki görsele tıklayarak ürünümüze ulaşabilirsiniz.
Chagall’ın Ben ve Köy tablosu 1911 yılında tuval üzerine yapılmış yağlı boyadır. Mavi, yeşil, kırmızı gibi canlı renklerin egemen olduğu eserde, sembolik olarak anlatılan pek çok şey bulunmaktadır. Fakat, ön planda bir at ve bir insan figürü yan profilden birbirine doğru bakmaktadır. Kübist tarzda yapılmış eser, bölüm bölüm ayrılmış her birinde adeta rüya gibi sürreal bir stil vardır. Marc Chagall’ın bu özel eserini Tablohane’den hem ahşap MDF tablo olarak hem de cam tablo olarak satın alabilirsiniz.
Yukarıdaki görsele tıklayarak ürünümüze ulaşabilirsiniz.
Tevratlı Yahudi Tablosunda biraz daha empresyonist bir stil görüyoruz. Bir kış manzarasında, soğukta tamamen siyah giyimli ve başında bir şapka olan yaşlı bir adam boynunu bükmüş bir şekilde elinde kırmızı bir kitap tutmaktadır. Bu kitap Tevrat’tır. Kötü ve soğuk bir günde bu adam bu kitaba adeta sarılmıştır. Söz konusu eseri evlerinize salon için duvar tablosu olarak taşımak için Tablohane’yi ziyaret edebilirsiniz.
Yukarıdaki görsele tıklayarak ürünümüze ulaşabilirsiniz.
1918 yılında yaptığı Mavi Ev Tablosunda eserin isminden de anlaşılacağı gibi mavi renginin egemen olduğu bir eser olduğunu söyleyebiliriz. Bu eserde Marc Chagall’ın tarzının biraz fovist olduğunu görebiliriz. Canlı renkleri özellikle vurgulu kullanmıştır. Bu eser ise Chagall’ın Rusya’da yaşadığı süreci temsil ediyor. Geometrik ve soyut stilin egemen olduğu eserde klasik Rus sanatı üslubunu görmek de pek mümkün. Mavi ev aslında sanatçının içselleştirdiği ve çocukluk anılarının gerçekleştiği Rus evini temsil eder. Bu değerli eseri farklı çerçevelerde incelemek için Tablohaneyi ziyaret edebilirsiniz.
Yukarıdaki görsele tıklayarak ürünümüze ulaşabilirsiniz.
Marc Chagall’ın Ağlama Duvarı isimli eseri 1966 yılında yapılmıştır. Buradaki duvar Kudüs’te bulunan Batı Kudüs bölgesindeki Batı Duvarıdır. Son dönemlerinde mozaiğe merak salan Chagall'ın bu eseri de mozaiktir. Dini ve mistik konuyu canlı renk paletiyle birleştiren Chagall o dönemde Kudüs’te yaşanan ciddi insanlık sorunlarına dikkat çeken eserler vermeye devam etmiştir. Bu eser de aslında bir insanlık meselesidir. Ağlama Duvarı kanvas tablo modelini satın almak için Tablohane’yi ziyaret edebilirsiniz
Önceki yazımıza https://www.tablohane.com/blog/tablolar-ile-vintage-ev-dekorasyonu-1261 linkinden ulaşabilirsiniz.