John William Waterhouse: Miranda Tablosu

Sanatçı John William Waterhouse, Miranda tablosunda William Shakespeare’ in The Tempest’ in ilham alınarak resmedilmiştir. Miranda çoğu zaman sanatçıları cezbetmesi ve anlatının farklı bölümlerini resimlemelerine yol açmıştır. Fakat Waterhouse, epik anları canlandırma arzusunun peşinden, oyunun sadece trajik repliklerini kullanmıştır. Sanatçı izleyiciye mutlu bir son için umut veriyor, bunun bir keder ya da kayıp hikâyesi olmadığına mutlu aşk ve sihir hikayesi olmadığına dair hiçbir ipucu yok. Kahramanın geminin resiflerine çarptığını görünce çaresizliği- yalnızca yazarın benzersiz sanatsal tekniklerini kullanarak aktarmayı ve göstermeyi amaçladığı şeyi görmek mümkündür.

Yukarıda yer alan ürünümüze görsele tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Miranda Tablosu Kimin?

John William Waterhouse( 1849-1917), Pre-Raphaelite Brotherhood’ un tarzını ve konusunu benimsemiş bir İngiliz ressamdı. Buna göre, eserlerinin çoğu antik Yunan mitolojisinden, Arthur efsanelerinden ve edebiyatından ilham almıştır. Tennyson’ ın şiirleri ve Shakespeare’ in eserleriyle beslenen bir vatanseverlik duygusu, Waterhouse da dâhil olmak üzere birden fazla İngiliz sanatçıyı harekete geçirdi. Bu nedenle çalışmalarını Britanya’ nın geçmişinin klasik edebiyatına yönlendirmek istediler.

Miranda Tablosu Ne Zaman Yapıldı?

John William Waterhouse, Miranda tablosunu 1916 yılında yapmıştır. William Shakespeare’ in Tempest’ inden etkilenen sanatçının en tanınmış eserlerinden bir tanesidir. Tempest oyunun en popüler illüstrasyonundan biridir. Waterhouse, klasik mitleri, ortaçağ ve Rönesans anlatılarını lehine konu olarak terk etmişti. Özellikle bir vahiy gibi yaşayan kadınlara odaklanma eğilimindeydi. Ounda Miranda sahneye çıkan tek kadın karakterdir. Buna rağmen, drama boyunca endişe ve yoğunlukla tasvir edilmiştir. Waterhouse tablosunda dramanın en trajik ve dramatik anını seçerek bunu tablosuna aktarmıştır.

Miranda Tablosunun Anlamı

John William Waterhouse’ un Miranda tablosunda kadının yüzünü göremiyoruz fakat acısını hissedebiliyoruz. Özellikle, yaşamını yitirmenin verdiği acıyı ve çaresizliği ifade etmek için elini kalbine götürüyor. Bu arada fırtınanın tasviri arka planda ürkütücü bir sahne yaratmaktadır. Resim, kayıp ve uyuşukluk duygusunun altını çizen soğuk tonlarda boyanmıştır. Ayrıca güçlü dalgalar ile ikiye ayrılan gemi, gözlerimizi tehditkar kayalara doğru götürüyor. Sanatçı tarafından yapılan Miranda tablo versiyonlarında çok geleneksel ve hassas bir atmosferi gözlerimizin önüne seriyor. Buna rağmen sanatçının zarif ve kendine güven becerisinin de ön planda olduğu unutulmamalıdır.

---